KARAPAPAK TÜRKLERİ

KARAPAPAK  / TEREKEME

TÜRKLERİ

———————————

Karapapaklar, Kıpçak boyunun bir alt uruğudur / soyudur.

—–

Karapapak Türk’ü Seyfullah Türksoy ‘un video  ( 15.3.2010 ) anlatımı :

Türkçe konuşuyorlar ve Türk kültürünü her açıdan yaşatıyorlar.

Sazın , sözün vatanı Borçalı.

Yiğitler , ozanlar yurdu.

Borçalı’nın 2 aydını  : Prof.dr.  Mahmut Kemaloğlu , şair Derviş Osman bey.

—–

( Türklerde aile + soy + boy + budun / toplum + ülke dir .

Divanı Lügatı Türk ‘de : ‘’ uruğ ‘’  için tane, tohum anlamları verilmiş.

uruğ ekti / tohum ekti.

sonra da şunu eklemiş: ” hısımlara / akrabalara  dahi -buna benzetilerek-

uruğ  turığ denir.”  1. cilt, s. 63, 64. )

—–

Kıpçaklar / Kumanlar , Kafkasya’nın  Daryal ve Derbend geçitlerinden aşarak

Kafkaslara  inmişlerdir.

Yerleştikleri yerlere ‚Borçalı , Kazak  adlarını verdikleri gibi kara kuzu

derisinden  papak / kalpak giydikleri için de ‚’’ Karapapak ‘’  adı ile anılır

olmuşlardır.

( Borçalı : “ Kurt Çalası ”  / taşlık yer, çıplak tepedir. )

Karapapakların  hayvancılıkla uğraşan ve genellikle yaylak ve kışlaklarda konar –

göçer  olarak yaşayan kesimine Terekeme / Türkmen  adı verilmiştir.

Karapapak, Terekeme, Kazaklı , Borçalı , Sulduzlu  adları birbirlerinin

sinonimi / eş anlamlı  olarak da kullanılmaktadır.

—–

Kafkaslardan ve Kafkas ötesinden Anadolu’ya ve İran coğrafyasına tarih

boyunca bilhassa / özellikle  son iki yüz yıl içerisinde çeşitli sebeplerle Türk

veya  akraba  tayfalar / topluluklar gelmiştir.

Anadolu’ya gelen Türk  tayfalarından  biri  Karapapaklardır.

(Terekeme ismi : Arapça’da Türkmen kelimesinin çoğulu olan Terakkime’den

geliyor.) İ.K

—–

Alan araştırması yoluyla yaptığımız tespitlere / saptamalara göre günümüzde

Karapapaklar  toplu  olarak beş ülkede yerleşiktirler.

* Bu topluluktan biri Gürcistan’ın kadim / eski Türk yurdu olan Borçalı bölgesinde.

* İkinci topluluk Azerbaycan’ın batısında bulunan ve Karapapakların  eski

yurtlarından  olan Ahıstafa, Kazak-Şemşeddin bölgesinde.

* Üçüncü  topluluk İran coğrafyasının Sulduz bölgesinde.

* Dördüncü topluluk, Kazakistan’da .

* Beşinci  ülke Türkiyedir.

—–

Karapapaklar, 1828 Türkmençay Antlaşması’ndan sonra  yurtlarını  terkederek

Türkiye ve İran’a göçmüşlerdir.

Sulduz bölgesine  gelen Karapapak şubeleri şunlardı:

Tarkavün, Saral, Araplı, Can-Ahmedli, Çaharlı ve Ulaçlı.

Esas şube Hanların mensup / bağlı  olduğu Tarkavün’dür.

Karapapaklar’ı Sulduz’a getirerek burada aşireti kuran Mehdi Han Borçalı da

Tarkavün  boyundandır.

—–

1. Dünya Savaşı sırasında Karapapaklar yeniden göç etmişler ve Sivas, Tokat,

Amasya gibi vilayetlere yayılmışlardır.

1883 yılında Ruslar tarafından yapılan nüfus sayımına göre Kars bölgesinde

21.652 Karapapak yaşıyordu.

1897 deki Rus sayımına göre ise bu sayı 29.879.

1910 da 39.000 dir.

Bunlar Kars kazasında altmış üç, Ardahan’da yirmi dokuz ve Kağızman’da yedi

köyde yaşıyorlardı.

1926 da Rusya’da yaşayanların sayısı 6316 ya düştü.

1979 nüfus sayımına göre eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’ne bağlı

Gürcistan ve Ermenistan’da 5000  civarında  Karapapak  bulunuyordu.

—–

Günümüzde bu şehirlerin dışında Kars, Ağrı, Muş ve Erzurum’da yaşamakta olan

Karapapaklar  aşiret özelliklerini kaybederek yerli halkla kaynaşmışlardır.

Ziraat, halıcılık, hayvancılık gibi işlerle uğraşmakta ve göçebelikten kalma bazı

inançlar  bugün  de varlığını korumaktadır.

—–

Osmanlı Devleti zamanında Kars’a yerleştirilen Karapapaklar, 1877-1878

Osmanlı-Rus Savaşı’nda Gazi Ahmed Muhtar Paşa’nın kumandası altında büyük

yararlıklar  göstermişlerdir.

Gazi  Ahmed Muhtar Paşa ( 1939 / 1919 asker, gökbilimci, yazar, eğitimci ve

devlet adamı ‘’ Sergüzeşt-i Hayatım / Hayatımın macerası – serüveni  ‘’ adlı

eserinde onların bu savaştaki kahramanlıklarından övgüyle söz eder.

Özellikle reisleri Mihr Ali Bey’in ( 1844 / 1906  Tiflis vilayetinin Borçalı sancağına

bağlı  Darvas köyünde doğup büyümüştür.)   kahramanlıkları saz şairleri

tarafından  destanlaştırılmıştır.

—–

Türk Dünyasının huzur ve mutluluğu elbette ki birlikten geçmektedir.

Aynı soydan, aynı boydan olmak birliktelik için yeterli değildir.

Türk boyları , tayfaları / toplulukları ve Türk Devletleri kendilerini ve birbirlerini

çok  iyi bilip tanımalıdır.

Aksi halde bilgisiz ve bilinçsiz kalan Türk tayfa / toplulukları saflarını yanlış seçip

veya seçtirilip  hem  ok  hem hedef  olabilmektedir.

Her Türk, boyunu, tayfasını, uruğunu ve soyunu bilmelidir.

Başka bir ifade ile her bir Türk tayfası soyadının Türk olduğunu ve Türk

dünyasının, hatta İslam aleminin huzur ve mutluluğunun Türk birliği ile

mümkün / olası olacağını anlamalıdır.

Her  Karapapak, Terekeme, Borçalı, Kazaklı, Sulduzlu soyadının Türk olduğunu

asla  unutmamalıdır.

——————————

BİN YILLIK KEŞALİ KÖYÜ

——————————

Rustavi  kentine 10 dakikalık mesafede olan ve 4 bin dolayında Karapapak

Türkün yaşadığı bu köy diniyle, geleneğiyle, göreneğiyle, örfüyle tam bir Türk

köyü.

Bin yıllık geçmişe sahip.  Rus ve Sovyet egemenliğinin verdiği, dönem dönem bu

hakimiyetlerdeki dinsel ve özellikle Türklere yönelik baskıları ağır şekilde

yaşamış olan ve tarihi hafızasında hala tazeliğini koruyan köy halkının

geleneğinden kopmamasının ana nedenlerinden biri de bu  kapalı toplum olma

özelliği.

Birlik ve beraberliğini değerlerine bağlı kalarak korumakta. Bu köyde  misafir

baş tacı. Çaldığın kapıdan içeri girdiğinde mutlaka kurulan sofraya oturman

lazım. Yoksa  ayıp etmiş olursun.

En büyük hakaret  ise  selam vermemek.

Köye gelen bir misafir asla otele gönderilmiyor.

Dini  bayramlar  birlikte ve  en güzel şekilde  yaşatılıyor.

Köyün bir de orta Asya’da tanınmış, saygın profesörü var. Prof. Dr.  Mahmud

Kemaloğlu  Türk tarihi ve dili üzerine araştırmalar yapıyor.

—–

Ayrıca Gürcistan’da  Türk kökenli vatandaşlarımız arasında  binlerce yıllık

geçmişe  sahip aşık kültürü de tüm görkemiyle devam ettiriliyor. Yediden

yetmişe şiir ve türkünün, maninin  bir sanat olarak aktarıldığı bu kültürde 

hemen  hemen  her  evden bir aşık çıkıyor.

—–

Bizi evinde de ağırlayan iki isim birbiriyle kardeş çocukları, Bizim için öyle güzel

yemek  masası hazırladılar ki sormayın. Meğer bunu tüm misafirlerine

yapıyorlarmış. Yok, yok. yörenin ve kültürün en has yemekleri.

Doğallığın ve  samimiyetin  timsalleri / içtenliğin örneği.

Bu ziyaretlerimizde bizde din hocası olarak bilinen orada molla diye tanımlanan

Siyah kalpaklı  Eflatun Hüseynoğlu ile de tanıştık. Kendisi kuran eğitimi üzerine

ders vermekle kalmayıp, orjinali Vatikan’da bulunan Oğuz Destanı Dede Korkut

hikayesini Oğuz Türkçesinden Azeri Türkçesine çevrimini yaparak kitaplaştırmış

birisi. Kanaat önderi olarak köyde bilgisine sık sık  başvuruluyor ve  hürmet /

saygı  gösteriliyor.

——————————–

NEVRUZ RESMİ BAYRAM

OLARAK KUTLANIYOR

——————————–

Türklerin orta Asya’dan bu yana kültürel değerleri içinde yer alan baharın

müjdecisi Nevruz Gürcistan’da son 3 yıldır resmi bayram olarak kutlanıyor.

Evlerde haftalar öncesinden başlayan nevruz  hazırlıklarında en önemli simge

buğdayın ekilerek  yeşertilmesi.

Bereket  getirdiğine inanılan buğdayla birlikte kurabiyeler, şekerlemeler, tatlılar,

çörekler, yemekler yapılıyor, çocuklara hediyeler dağıtılıyor, eğlenceler ve

konserler tertipleniyor ve  3 gün süre ile tam anlamıyla bir şölen havasında

geçiyor.

—–

Kaynaklara dayanarak 7 ve 8 . yüzyıllarda Türkistan, Oğuzeliler, Buhara, Uygur

ve  Hazar bölgelerindeki tüm Türk toplumunun var olduğu ülkelerde halı

üretildiği  bilinmektedir.

Türk toplumunun milli kültürünü ve yüzyıllık geçmişini aydınlatan halılarımız,

Atalarımızın yaşadıkları hayat içindeki duygu ve düşüncelerini barındıran tarihi

köklerimizin  bir hatırasıdırlar. Halılar önemli sanat alanı dışında, mitoloji

temsilcilere  dönüşmüş bir insan emeği ürünüdür.

Eski mezar taşları üzerine semboller yapmış Türk insanı benzer bir biçimde

birtakım inanç ve geleneklerini halılarına da aktarmışlar. Bu ürünler üzerine

bırakılmış  sembolik  işaretler kültürümüzü aksettiren çok önemli tarihi

kayıtların  günümüze  ulaşmasını sağlamıştır.

Kültür miraslarına sahip çıkan halk olarak müzik gibi yanı sıra halı sanatında da

başarılı  oldukları  bilinmektedir.

Karapapak  halıları genelde geometrik desenli, büyük madalyon koleksiyonu

olan  sade kompozisyonları ile ünlüdürler. Çeşitli dünya müzelerinde Kars-

Kazak,  Gence-Kazah, Kazah-Borçalı Azerbaycan- Kazah olmak üzere Türk,

Azerbaycan  veya Kafkasya halıları adları altında sergilenmektedirler.

Duygularını  sembolik  işaretler aracılığı ile anlatmaya çalışan halılarında

“ hayatağacı ”, “ kurtağzı ”, “ kurt izi ”, “ koçboynuzu ”, “ göz ”, “ bereket ”,

“ post ”, “ yıldız ” , ‘’ çarkı felek ‘’ , ‘’ çengelli ‘’ , ‘’ kaz ayağı ‘’ gibi seçkin motifler

koleksiyonu  hakimdir.

—–

Trt Avaz belgeselinde 11.3.2016  Derviş Osman Ahmetoğlu ( şair – yazar )

anlatımından :

‘’ Karapapak Türkleri , tarihin çok derin katmanlarından , Türkün özünden ,

şahdamarından  gelen Türk boyudur.

Karapapak , en saygılı , en sadakatli , görevini tam olarak yerine getiren ,

ölümden  korkmayan , cesaretli , yurdunu seven , memleketine sahip çıkmayı

bilen , Türklüğünü daima göz önünde bulunduran bir boydur.

Bizim Türk’ün tarihi kadar 5000 yıllık tarihimiz var.

Türk Birliği  nerede olmuş , biz orada olmuşuz . ‘’

————

Kaynakça

————

Dr. Ali Kafkasyalı .

http://goo.gl/LT4UBC  B.Tarhan

https://islamansiklopedisi.org.tr/karapapaklar

https://www.yenidonem.com.tr

https://aris.gov.tr (Ümbülbanu Hamidova . Geniş bilgi edinilebilir.)

TRT Avaz ‘ın Karapapak Türkleri hakkındaki belgeseli. Youtube’den tamamını izleyebilirsiniz. 11.3.2016

Bayrak : facebook ‘dan alınmıştır. ( Borçalı bayrağı )

———

Karapapak Türkleri ile ilgili bilgileri bir araya getirmeye çalıştım.

İdris Kulaçoğlu. 5.1.2019 çalışma odam.

Reklam